HURAFE Nedir? Asıl Hurafe Hangi Atarda Gizleniyor?

Şirk sektörü aldı başını gidiyor

Hurafenin Temelinde Ne Yatar
Hurafe Neyi Barındırır?

Şeyh kelimesini kullanmıyorum, yerinde bulmuyorum
Görev ve hareket zemini farklı kavram (ama fark etmez)
Kısacası usta, yön veren, yönetici manasına eş diyelim

Varlığından habersizler diyor ki:
— “Peygamberlerin bile sorguya çekildiği hesap gününde ‘şeyh-gavs’ ve
mürşitler mi sorgudan kurtulacak veya gavs mı sizi kurtaracak?
Bu şarlatanlar evvela kendilerini kurtarsınlar
Allah‘tan başka şefaat yetkisi kimsede yoktur”  Şirk için uyarıyor amigo!

Hemen cevap verelim:
Evet, şeyhin kurtaracak seni. Bu dünyada seni kim-neyden kurtarmışsa
öbür dünya diye (aslında yanlış şekilde tarif-i zan ettiğin) yaşamında da
evet, seni bu şeyhin KURTARACAK! O Tenezzül etmez de şefaat etmezse
kurtar kendin de görelim! Bir de bu iddiana (işte şöylesi dünya ilişkilerinden)
örnek getirerek kanıtla ki bu ‘kendi kendini kurtarma’ ifadesi ne demek?

Evet, Şeyhin Kurtaracak Seni!

Nebiler, insanlığı kurtardılar, resuller de insanları, toplumları…
Nebi olarak tarihin köşe başlarında deveranda! Resul olarak da her devirde!
Rasullerin -tarihi dönemeçlerdeki görevine NEBİ,
nebilerin her andaki görev sürdürüşüne de RASUL deriz
Çağda kitlelerin hak edişine göre bir seviyeyle..!

‘Gavs’ dediğin kavram, resuldür.. hatta biraz öte…
Yani aynı devirdeki rasullerin ‘baş bağı’ manasında bir güç çekim merkezidir
‘Gavs’ dediğin kavram, bediüzzaman manasıdır
Zahiri bediüzzaman vasfı taşıyan vardır, gizli bediüzzamanlar vardır
Bu devirde zahiri bediüzzaman yok! Gavs da yok! Gizlide olsa gerek

Bu dünyada senin kötü yola düşmen “başkalarının elinden” oluyor!
(yoo bu böyle! Hiç kıvırma. Dalına basıldığı an bunu diyorsun)
Fakat (ne menem bi tabirle şu öte dünyada) kendini kendin kurtaracan?!
Way be! SEN ÖNCE GİT Bİ MANTIK ÖĞREN. Şirk Nedir’e daha çok var

Bu dünyada seni kurtarana denk gelmediysen
‘öbür dünyada!’ kendini kendin kurtarabileceğin bir SEN olmayacak ki
O gün çattığında, kendinin ‘sadece seccadeye secde etmiş bi şey’ olduğunu
ama İnsan’a secde etmeyen (o her kimse) olduğunu öğrenmiş olacaksın
Bak, ne güzel öğreniyoruz! Sorulduğunda ‘DUYMAMIŞTIK’ diyemeyiz
Çünkü sen şu an SEN misin, NESİN, NECİSİN? İşte bunu sana bildirenin,
edindirenin, edindirmiş olduğuyla kurtaracan kendini
İşte o ‘gerçek SEN’ kim?

Kendisinin ‘aslında sen’ olduğunu sana kanıtlayan alemdeki tek şey,
işte senin bu Ustandır. İrşat, bu yüzden dışarıdan(hariçten) değil, içtendir

Yaratan, Kula Kulluk İstemiyor, İstemedi De…

Böyle isteseydi cennettekiler ‘birbirinin kulları’ olmuş olurdu!
TAM TERSİNE, cehennemdekiler ‘birbirlerine kulluk’ içindedir
Oysaki Şeytan kulu, ‘İnan kuluna’ secde edecek, emir gayet açık. Zira:
Şeytanlıkta şeytanlar birbirlerine kulluk içindeyken İnsana secdesizlik niye?
Şeytana fırsat bıraktığın an secdeyi senden kendisine istiyor. İşte bunun için
Kulun Rabbına vazifesi, şeytanı (insan olan kendisine) secde ettirmektir
İnsan olamamışlar Şeytanlıkta, Şeytanını İnsan yapanlar da takvada yarışır
Takva sahipleri, Şeytanlığı secde ettirmede yarışırlar. Takva iddiada yarıştır
İlim, Şeytan Karşısında İlimdir. Mümin, şahsiyetini buna galibiyetle tesciller
Kafası Şeytana yaslanan Ademoğlu, Adem’e secde edecek, emrin hepsi bu

Kısaca:
Başarmışlar ve iyiler, kendi aralarında birbirlerinden kulluk beklemez
Fakat birileri birilerinden üstündür! Değerler birbirleriyle mukayese edilirler

Değerler, birbirleri karşısında secde vaziyetindedir. Değerler haddini biliyor!
Sakla-saklama bu böyle. Hayat değerler yarışı. Şirk, bu yarışta ‘ben’ diyor!
‘Üstünsem değerler yarışında varım! Üstünler karşısındaysam eşitlik isterim’

Senin üstünlüğüne biat etmem bana niçin şirk ola? Bu, bana niçin zor gele?
Allah’ın tecellileri birbirine secde ediyor da ben sendekine etmiyorsam
ben ne ‘ileri sürüm’ bir tecelli taşıyorum acaba?
Birilerinin (yani taşınan değerlerin) üstünlüğünü kabul etmemek şeytanlıktır
Yani Şeytan’a inanmıyoruz desek de halimiz bu, üstünlüğü kabul etmedikçe!

Yaratan, ‘kulun kula kulluğunu’ hiçbir zaman ne istedi, ne isteyecek!
Şeytan bilgisini bilen, Rabbını bilir
Rabbını bilen de ‘şeytan bilgisini’ layıkıyla bilir, görür de ona kul olmaz ama!
Ona kul olanlara da kul olmaz. Sadece secde ettirir!

Gerçek secdenin,

‘mekansal namazdaki’ biçimiyle sadece dış görüntü kadar bir ilgisi var

Görünen şekil ve hareketlerden çok öte bir şey olsa gerek şu ‘secde emri’
Yoksa, mürşidin karşısına geçip de ‘el-pençe işi’ değil bu iş*

— “Peygamberlerin bile sorguya çekildiği hesap gününde şeyh-gavs ve
mürşitleri mi sorgudan kurtulacak veya gavs mı sizi kurtaracak?” diyor

— ‘Bunlara sorgu yok’ diyen oldu mu? İftira tertibiyle eleştiriye çıkılmaz
Diyelim ki mahallende, kendini savunabildiğin an,
(bertaraf ettiğin) bu tehlikenin ön yüzünden ‘çocukların da’ kesin yırtar!
Fakat kişi sadece kendini kurtarmaya bakar da ailesini satarsa
zaten bu dünyada böyle kimseye ‘şefaat yetkisi’ filan verilmez
Kişinin böyle yetkisi yok diye, İNSAN’ı da kendi gibi zannetmek neyin nesi?
Düşün, niçin şehitlere şefaat yetkisi verilir?
Bunu bu ömründe kanıtladı da ondan! Toplumunu/sevdiğini müdafaa etti!
Hedefini, amacını müdafaa etti! Dediğimiz şehidin 657 ile ilgisi yok

Seni bu dünyada kim kurtardıysa ‘öte dünyada da!’ o kurtaracak!
Kurtulmanın ne demek olduğunu bilmeyen, öteyi-beriyi ne bilsin?
Kurtuluşun bir İnsan elinden olmayacak olsaydı ‘gönle girmek’ ne demekti?
BANKACInın gönlüne girmeye taklaların var ama!

Kurtulmak, kurtaranın elinden olduğu için bu kimin ağrına gidiyor acaba?
İnsanoğlunun kurtuluşu: ‘İnsanın elinden olması yüzünden’ kurtulmuyoruz!!

     (*) Bu paragrafın konusu/devamı, ‘Allah, Adem’e Eşyanın İsimlerini Öğretti!

     /İnsicam (2)’de açıklanmıştır

Şu Direnişe Bakın! Ama Yarattığı Yapıyı En İyi Bilen Allah’tır

Kişi ‘açığa çıkmadığını zannettiği yerden’ sınava tabi
Secdesizliği açığa çıkmaktansa kurtulmamaya razı!
“Belki bir yeni sürümü gelir de hidayetin” deyip müjdesini bekliyor,
olmayan haberin, kurtuluşun… İkame secdeler yaparak seccadeye..!
Ama işleyişi ve ‘yarattığının zafiyetini’ en iyi bilen Allah’tır de mi?

— “Bu şarlatanlar evvela kendilerini kurtarsınlar
Allah’tan başka şefaat yetkisi kimsede yoktur” diyor, dik kafa

— Allah’tan başka kurtarıcı var, diyen mi oldu şimdi şurada!
“Ben Kuran’ı tanırım, resulleri tanımam” diyorsun ya
O halde sokaktaki polise git hukuk öğret, posta koy!
‘Ben kanun tanırım, seni tanımam’ de
‘Beni KANUN yakalar, kanun adamı yakalayamaz’ de!
Var yanına da Hakime posta koy:
‘Beni kanun yargılar, kanun adamı yargılayamaz’ de. O da sana:
‘Seni adaletten başka şey yargılayamaz’ desin de şarlatan kimmiş öğreniver

İNSANI REDDEDEN, LABİRENTTEDİR

“BANKACIyı kabul ediyon ama!”
İnsan, bankacı olursa kabul ediyon. İnsan, nebi varisi olunca etmiyon!

Evini-bağını-tarlanı icradan kurtarmak için bankacının paşa gönlü huzurunda
iki ters bi düz taklalar atıp tığ gibi kendini sermayenin ayakları altına seriyon
ama bu malın ‘seni kurtaramayacağı o günün için’ iman bankasına gitmiyon!
Krediyi, insan yerine bankacı mevzuatın yazılı papirüsünden mi istiyorsun da
iman şartına gelince şu yanı başındaki İNSAN’a şarlatan diyorsun, way be!
Beni kimse kurtaramaz diyorsun ha?! Kendini kendi kurtarırmış!
“Tarlayı-tapanı kim kurtardı o gün?” Denmesin mi şimdi sana?
İşte gene de kurtaramamışsın tarlayı sonuçta

İcradan kurtaran para, sepetle inmiyor da nasıl ki ikna ettiğin bankacıylaysa!
Cehennemden kurtaran imanın da ‘sepetle değil’ bir insan eliyledir
Bu emanetini almak için “Allah’ı, kuluyla” ikna edeceksin! Tıpkı bankacı gibi
Bu -Allah’ın kulu, öyle biridir ki onu ikna ettiğin an, Allah’ı ikna etmiş olursun
Bu kula usta diyorlar, sen istersen gavs da diyebilin, mürşit de resul de…
Kediye karşı itici şartlanman, kedinin fare tutmadığına delil olamaz
Kazanın doğurduğuna şartlanıveriyorsun, diyecek sözün yok. Benim var:
Hayat seni-sana bağlamadıkça ‘beni kimsenin oyunu bağlamaz’ demelerin
bir komediden ibaret! ‘Oyuncu bankanın mürşidi’ seni bağlıyor ama!

Paranın bankasını biliyorsun, imanın/emanetin bankasını niçin bilmiyorsun?
Kazanın doğurduğuna inanıyorsun, onun anne oluşuna niçin inanmıyorsun?

Kendi referansını bul! OKUmak budur, her şey bunun için
İnsanı kabul eden, kendini kabul etmiştir
Yoksa ‘senin sana savaşın’ bir ömürden de çook uzun sürer

Kim kimin zihin kodlarını çözerse onun YAMASINI söker! Onun ustası olur
Papirüsten neyim USTA olmaz!
Lakin şu yazılı kitapçılık yani papirüzim, ilkel nefsin en sevdiği resul:
“Hazreti Papirus!*”

‘Aman ustaya ram olma! Kendini aşağılatma! Kuran’ı merkezimize koyalım!’
Merkezini buldun da ne konulacağını mı tayin ediyorsun?
Gölge etme merkeze, başka da ihsan, ‘başka da koymak’ istemez

/Okyanusta Şadırvan. 2015

_______________________________________________________

     (*) Papirüs konusu PAPİRÜS Nedir? VAHİ Nedir? bahsinde anlatılmıştır

İlgili Yazılar

ŞİRK Nedir? İyi Anlayalım!
       İNSİCAM (2) Senin Sana İrşatın, Sana Hidayet Olur! (Özet Yazı)
       PAPİRÜS Nedir? VAHİ Nedir?
              PAPİRÜS 2 – Ahir Zaman
             “BEN SANA GÖRE OLAYIM!” NE DEMEK?
             PAPİRÜSTEN kastımızı anlamayanın İNANCI BATILDIR
       Mevcut İnancının MÜNKİRİ Olmadan Hakk’ın Dinine Giremezsin!
METOT NEDİR? Niçin Her Devir İçin Değişir? (ÖZET YAZI)
       İMANDA YETERLİLİK
       SPARTAKÜS Ben Olurum! “La İlahe İllallah”
       Siyasal İslam Nedir? (Siyasal islam zımbırtısı Nedir?)
             Siyasal İslamın Şirkle Bağlantısı