Bereket Nasıl Oluşur?

Bereket Çöllerden Gelir

Bir yerde YEŞİLLİK yaratmak için bir yerde ÇÖLLÜK yaratmak şart!

 

Bir yerde bol yağış için bir yerde aşırı kuraklık…
Bir yerlerde emniyet ve istikrar için bir yerlerde sürekli kaos yaratılır!

Rüzgar, yalayarak geçtiği çöllerin kendine has iklim disiplinleri üzerinden
ısı elde ederek okyanus yüzeylerinden ‘müstakbel yağmur damlalarını’
ya da müstakbel ‘kar/dolu tanelerini’ (bir nem) kaldıracıyla
avuçlarına alır ve (bulut sürüleri halinde) iklimleri çeşitli coğrafyalara sürer

Hayat bize, buradan kalkışla izah eder ki:
Dünyanın bir yerinde zenginlik, rahatlık, kolaylık meydana getirmek için
dünyanın bir yerinde fakirlik, huzursuzluk ve zorluk yaşatmak şart olur
Denge… Bir yerde varsıllık, bir yerde yoksulluk… Zaten yapılan da bu!

 

İslam Mı Dedin?


Evet, dünya düzeni ne kadar İslam’a binaen kurulmuş olursa olsun
alemde hiç aksamaz ‘sistematik sünnetullah’ budur, değişmez…

Burada mesele, DÜNYADA KİMLERİ neyden YARARLANDIRACAĞINDIR?
Arifler ve velayetin velileri, maddesel kıtlığı kendilerinde bloke ederken
tüm maddi zenginliği halka pay ederler

Hahamlar-papazlar da aynı şekilde yapar. Gerçekleri kalmadı o başka!
Ama bunun yerine Vatikan’ı da ele geçiren ‘tek göz kraliyetin kralları’
zenginliği halka pay etmez. İsyanizmin müstekbirleri, gücün aysbergidir

Yani senin ‘imam dediğin’ 657 DinAyet ve maaş çetesi,
Siyon liderlerine karşı “bu karşılığı vermekte UMARSIZDIR”
Bu imam beyler, burjuvazi hevesliliği içinde olan hanımlarının
çağa dair beklenti ve arzularını ‘maaşlarla EMNİYETE ALARAK’ yaşar

Başıboş bırakılmış gibi görülen bu denge için
gene de birileri bir şey yapıyor olmalı ama kimlerdir acaba?!

Fakat bu vazife, doğaçlama olarak
‘korunmasız halkın üzerine’ şayet dengesiz şekilde CİRO EDİLMİŞ İSE
bu sefer o halk, git-gide AVAMLAŞIR. Avamdan hiçbir cacık olmaz
Halk olmaktan çıkar! Hele ki ‘millet denen teşkilatı’ arasan bulaman

 

 

İSYAN ve İNSAN!

 

Yani İblis yemez-içmez-paraya tapmaz, ümmetine verir ilminin getirisini…
Bir müddet bu böyle! Ölüm, onun güya bu fedakarlığını yerle yeksan eder

İNSAN da yemez içmez! Yemesi içmesi, amacında onun işlevselliğidir
Manayı toplar, maddeyi halka dağıtır! Diğerinden farkı, şu farkladır ki:
İnsan, istekle öldükten sonra bunu yapar da ikinci doğumuyla doğar
Yaşar da yaşatır. İblis ise ölüme istek duymaz. Yaşamaz ve yaşatmaz da

Hayat bize, buradan kalkışla izah eder ki:
Dünyanın bir yerinde zenginlik, rahatlık, kolaylık meydana getirmek için
dünyanın bir yerinde fakirlik, huzursuzluk ve zorluk yaratmak şart olur

Burada mesele, DÜNYADA KİMLERİ neyden YARARLANDIRACAĞINDIR?
Tarafının adına yaşa! Bu büyük bir ilim yani kesin bir ahlak gerektirir
‘Bir ben vardır benden içericilik’lerle kendini oyalarsın. Böyle yapma

SONUÇ: Bakalım ki bir su damlasının bünyesinde
(kökü çöllerden gelen) bir nemlenişle, okyanustan havalanıp
rüzgarlarla yoğunlaşmanın yüksek irtifalarında
bir kar tanesine dönüşen ASLINDA ‘SEN’sin dostum!
Amma toprakla buluşup halka yağmadıkça senin DOLU oluşundan korkulur!

/Okyanusta Şadırvan. 2016

Kelimelerde ayrıntı için Şadırvan Kavramlar Sözlüğü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Translate »
Index